Ferraduel Badem Fidanı Özellikleri
Ferraduel Badem Fidanı ağırlıklı olarak tozlayıcı şeklinde tercih edilen bir çeşittir. Özellikle ticari açıdan çok iyi değerlendirilen klasik badem çeşidi olan Ferragnes badem fidanının tozlayıcısı olarak kullanılır. Ferraduel Badem Fidanının anavatanı Fransa'dır. Ferraduel Bademi Cristomorto ile Ai melezi ile oluşan bir badem çeşididir.
Ferraduel bademini klasik çeşitler ile kıyasladığımızda, onlardan daha geç çiçek açtığını söyleyebiliriz. Soğuğa karşı da belli bir dereceye kadar toleranslıdır. Meyvesi uzun, geniştir ve sert kabuklu(diş bademi grubundadır) yapıya sahiptir. İç bademi büyüktür. İç randıman oranı ise ortalama olarak %27 kadardır. Ferraduel bademi, ikiz meyve özelliği (%4-5) göstermemektedir. Çoğu bitkide olduğu gibi sulanan bölgelerde daha iyi verime sahiptir. Ağacın gelişimi çok hızlı olduğu için erken meyveye yatar.
Bu badem çeşidinin tozlayıcısı ise Texas ve Ferragnes olabilir. Çoğunlukla ana bitki olarak değil de tozlayıcı olarak kullanılır ve öyle kullanılması önerilir.
Ferraduel ve Ferragnes Bademi Farkı Nedir?
Bariz olarak görebileceğimiz fark meyvelerindedir. Meyvesinden teşhis edemediğimiz yaşta ya da dönemde ise ayırt edebileceğimiz farklardan birisi de Ferraduel badem ağacında belirgin olarak görebileceğimiz ufak yan dalların olmasıdır.
Ferraduel Badem Anacının İklim ve Toprak İstekleri Hakkında Neler Söyleyebiliriz?
Genel olarak badem fidanlığı olarak tesis edeceğimiz arazinin eğimli, güneye bakan yönde ve drenajının iyi olmasını isteriz. Farklı rakımlarda (400-1600 m) yetiştiricilik yapılabilir. Kışı ılık geçen bölgelerde sonbahar, kışı sert geçen yörelerde ise ilkbahar dikimi önerilir. Çiçeklerinin geç açması sebebiyle erken donların yaşandığı yörelerde gönül rahatlığı ile tercih edilir.
Fidanları dikmeden önce toprağı derin bir şekilde işlememiz başta fidanın kök gelişimi olmak üzere açısından çok önemlidir.
Ferraduel Badem Çeşidinin Budanması, Gübrelenmesi ve Sulanması Hakkında Neler Söylenebilir? Yabancı Ot Kontrolü Nasıl Sağlanabilir?
‘’Modifiye Lider (Değişik doruk dallı)’’ ya da ‘’Goble’’ adını verdiğimiz budama/terbiye şeklini ilk iki sene içinde bilinçli olarak vermemiz gerekir. Bu şekilde daha az budama yapılabilir, böylelikle ağaçlar erken meyveye yatabilir. Şekil verdikten sonra ilerleyen yıllarda ise verim budaması yapılır. Budama hakkında verebileceğimiz diğer bir bilgi ise aşırı budamadan kaçınmaktır. Gübreleme ve sulama konusu başta toprağın yapısı olmak üzere birçok faktöre bağlıdır. Toprak analizi sonuçlarına göre önerilen gübreleri uygun miktarda uygulamalıyız. Bahçe tesisinden önce yanmış çiftlik gübresi kullanımı önerilebilir. Bunun dışında makro besin elementlerinden olan azot, fosfor ve potasyumlu gübrelerin, analiz sonucuna göre mutlaka toprağa verip bitkiye ulaşmasını sağlamalıyız. Azotlu gübre üstten verilebilirken potasyum ve fosforlu gübreler ağaçların taç izdüşümüne serpilir ve mutlaka toprağa karıştırılır. Sulama için şunu söylemeliyiz ki badem, yıllık yağışın 600 mm olduğu yörelerde sulanmadan da yetiştirilebilir fakat ülkemiz koşullarında sulanmadan yetiştirilmesi pek mümkün olmayabilir. Yine de çok fazla su isteyen bir bitki olmadığını, fakat sulandığında verim artışının ortalama 3 katına çıkabileceğini belirtmekte fayda var.
Toprakta etki bırakması olası olan kimyasal ürünler kullanmak istemiyorsak yabancı otla mücadelede önerilebilecek alternatif yöntemlerden birisi de malçlamadır. Toprağı örtmek adına kullandığımız tüm materyallere malç diyebiliriz. Malçlama sadece yabancı otların gelişimini engellemekle kalmıyor. Aynı zamanda buna bağlı olarak suyun etkin kullanılmasını da sağlıyor. Aşırı sıcak havalarda, ağaç köklerinin daha serin tutulmasında da etkilidir.
Dikim ve Dikim Mesafeleri Hakkında Neler Söyleyebiliriz?
Fidanları dikmeden önce toprağı derin bir şekilde işlememiz başta fidanın kök gelişimi olmak üzere birçok açıdan avantaj sağlayacaktır.
Dikim mesafeleri başta çeşit olmak üzere birçok faktöre bağlı olarak değişir. Derinliği az ve zayıf olan topraklarda dikim mesafesi 5x6 metre, daha iyi topraklarda ise 7x9 metre olarak belirlenebilir. 6x6 metre ve 6x7 metre olarak yapılan dikim mesafeleri de mevcuttur.
Bademlerde Görülen Hastalık ve Zararlılar Nelerdir? Mücadeleleri Nasıl Yapılır?
Bademde kök kanseri adını verdiğimiz bir hastalık mevcuttur ve bu hastalığın etmeni bir bakteri türüdür. Bu bakteri badem köklerinin boğaz kısmında ur adı verdiğimiz şişkinlikler oluşturur ve bu şişkinlikler bitkinin su ve diğer besin elementlerini aldığı iletim demetlerinin faaliyetlerini yavaşlatır. İhtiyacını karşılayamayan bitki ise zamanla sararır ve kurur. Bu hastalık ile mücadelede urların bitkiden uzaklaştırılması ve bakır sülfat (göztaşı) uygulaması yapılır. Fungal (mantari) bir hastalık olan kök çürüklüğü de bademde görülen hastalıklardan birisidir. Bu hastalıkla mücadelede bordo bulamacı kullanılabilir.
Yaprak kıvırcıklığı (klok) dediğimiz fungal (mantari) etmenli hastalık da bademde görülebilir. Yine önerilen dozda bakırlı preparatlar ile ilaçlama yapılarak mücadelesi gerçekleştirilir. İlaçlama zamanı gözler patlamadan öncedir. Bunlar dışında külleme, yaprak delen gibi birkaç hastalık daha vardır. Yaprak delen hastalığına, genellikle nemin yüksek olduğu bölgelerde rastlanır ve ilaçlı mücadelesi mevcuttur. Külleme ise sıcak, kapalı ve nemli havalarda görülebilir.
Aldığımız fidanlarda görülmeyip, fidanı diktiğimiz zaman görülmesi olası olan bakteriyel yanıklık adını verdiğimiz bir hastalık var. Bitkideki açıklık ve yaralar bu hastalıkta çok etkilidir. Erken dönemde teşhis edilen hastalık ile mücadelede bordo bulamacı etkili olabilse bile, ilerleyen dönemlerde maalesef mücadelesi yapılamaz konuma gelebilir. Bu açıdan tehlikeli bir hastalıktır. Badem dal kanseri ile birlikte, bakteriyel kanser ve zamklanma gibi hastalıklar da bademde görülen rahatsızlıklardandır.
Zararlılardan da biraz bahsedelim. En önemli zararlılardan birisi badem iç kurdudur. Zararlı, yumurtasını meyve içine bırakır. Yumurtadan larva çıkar ve bademi tüketir. Meyvelerin rengi değişir ve kuruma görülür. Badem iç kurdunun ilaçlı mücadelesi vardır. Bakanlıkça ruhsatlandırılan ilaçlardan önerilen miktarda kullanılır.
Kabuk yazıcı böcekleri, adından da anlaşıldığı üzerine kabuk ve odun kısımlarda galeriler açarak yumurtalarını açtıkları galerilere bırakırlar. Yumurtadan çıkan larvalar da daha sonra ikincil galerileri açarlar ve bu şekilde zarar yaparlar. Tahribata uğrayan dallar beslenemez ve bitkide kuruma görülür. Bu böcekler bakımı zayıf olan güçsüz ağaçlarda daha çok tahribata yol açar. Kapnodis adını verdiğimiz toprak altı zararlısı, badem fidanlarında önemli tahribata yol açar. Doğu meyve güvesi de bademe zarar verebilen canlılardandır. İlaçlı mücadeleleri mevcuttur.