Zeytin bitkisi hakkında ekiminden dikimine, sulama, bakım ve hasat konularına zeytin fidanı çeşitleri ve fiyatları hakkındaki tüm bilgileri bu makalede topladık.
Zeytin bitkisinin anavatanı Türkiye’dir (Kahramanmaraş, Hatay ve Mardin) ve Türkiye, zeytin üretiminde ikinci sıradadır. İlk sırayı Avrupa Birliği ülkesi alıyor. Zeytin bitkisi, Ilıman iklimlerden hoşlanır. Öyle ki don zararına maruz kalmamak için kışın dayanabileceği minimum düşük sıcaklık 7 derecedir. Ekonomik yetiştiricilik yapmak istiyorsak Akdeniz bölgesi yetiştiricilik için uygundur.
Arazi yapısına bakacak olursak ülkemiz zeytin ağaçlarının yarısından fazlası, çoğu bitkinin yetişemeyeceği kadar besin maddelerince fakir, çorak ve engebeli arazilerde yetişiyor.
Türkiye’de ise zeytin yetiştiriciliği yapılan iller Mardin, Şırnak, Şanlıurfa, Hatay, Marmara, Akdeniz ve Karadeniz’e kıyısı olan şehirlerdir. Zeytin yetiştiriciliğinin ülkemizde sınırlandırılmasının en önemli etkeni sıcaklık faktörüdür. Özellikle Mayıs- Haziran aylarındaki 40 derece üstü sıcaklık, çiçeklenmeyi ve dolayısıyla meyve tutumunu olumsuz yönde etkiler. Yüksek sıcaklıklar aynı zamanda olgunlaşma döneminde meyvelerde dökülme, tanenin küçük kalması ve buruşma gözlemlenir. Görüldüğü gibi zeytin bitkisinde verim ve kalite açısından sıcaklık değerleri çok mühimdir. Yüksek sıcaklıklar dışında, soğuğun uzun süre seyretmesi de zeytin bitkisine zarar verecektir.
Yağış konusuna gelecek olursak zeytin bitkisinde, meyvenin iriliği ve kalite standardının yüksek olmasını istiyorsak yaz aylarında -yağışlar ile karşılanamıyor ise- belli bir miktar su vermemiz gerekiyor. Rüzgârdan da biraz bahsedelim. Rüzgârın en önemli olumlu etkisi çiçeklenme zamanında döllenmeyi kolaylaştırır. Bununla birlikte yaz aylarındaki rüzgâr esintileri bitkinin su kaybetmesini engeller. Yaz aylarında güneyden gelen kuru rüzgârlar ise toprak neminin kaçmasına, ileri dönemlerde ise tanelerin susuz kalmasına bağlı olarak pörsümeye yol açar.
Zeytin fidanı dikiminden birkaç ay önce toprağın güzel, derin bir şekilde sürülmesi lazım. Toprak işlemenin, bitkinin büyümesi ve gelişmesi açısından çok çok önemli etkileri vardır. Daha sonra sonbahar döneminde, 15-20 cm derinliğinde olacak şekilde toprak tekrardan sürülür ve dikime uygun bir toprak hazırlamak için diskaro çekilerek yüzey düzlenir. Tabi, arazinin eğimli oluşuna ve toprağın yapısına bağlı olarak gerek su muhafazası gerekse erozyonu önlemek amaçlı çeşitli tedbirler alınmalı, drenaj problemi varsa drenaj kanalları açılmalıdır. Şunu da belirtmeliyiz ki zeytin yetiştiriciliğinde arazi meyilinin %45’ten fazlası önerilmiyor.
Tüm bu şartlara göre dikim şekilleri belirlenmelidir. Zeytinin dikim şekillerine baktığımızda kare, dikdörtgen, kontr ve üçgen gibi şekilleri vardır. Kare dikimin, adından da anlaşılacağı üzere sıra arası ve sıra üzeri mesafeleri eşit oluyor. Dikdörtgen şeklindeki dikim ise ara ziraati yapmak isteyen üreticilerimiz tarafından tercih edilir. Sıra üzeri dar, sıra arası ise geniş olacak şekilde, Kuzey-Güney yönlü dikimler yapılır. Üçgen şeklindeki dikimleri, minimum alana maksimum fidan dikmek istediğimizde kullanırız. Ara ziraati yapılmayacaksa alternatif dikim yöntemlerinden olabilir.Kontr dediğimiz dikim yöntemi de eğimli arazilerde uygulanabilir. Dikim için hem geniş hem de derin çukurlar açılmalıdır.
Gemlik çeşidi diğer çeşitlere nazaran küçük taç yapar. Bu nedenle dikimi daha sık (5x5 ve 4x6 gibi) olabilir. Kilis yağlık çeşidi orta büyüklükte taç yapar, bu nedenle 6x6 ve 5-7 metre aralığında dikilebilir. Ayvalık gibi büyük taç yapan çeşitler ise 6x8 ve 7x7 metre gibi daha seyrek dikilebilir. Arbequina ve Koroneiki gibi İspanyol kökenli zeytinler bodur özellikte çeşitler olduğundan dolayı 3,5x1,5 metre veya 4x2 metre gibi sık dikim yapmak için uygun çeşitlerdir.
Dikim mesafeleri toprağa, çeşide, hatta budama şekline göre değişiklik gösterecektir. Dikim zamanı ise Ekim ile Mart ayları arasındadır.
Zeytin dikerken fidanın çeşidi, taç yapma şekli gibi çeşitli faktörlere dikkat etmeliyiz. Bölgemize uygun, yöremize adapte olabilen zeytin fidanı çeşitlerini seçmeliyiz. Bununla birlikte hangi amaçla değerlendireceğimize göre de zeytin fidanı seçimimiz değişecektir.
Entansif tarım dediğimiz bir tabir vardır. Yoğun tarım olarak da adlandırılır. Entansif tarım, maksimum verim eldesi için uygulanan tüm metodları kapsar.Entansif tarımsa kullanılan zeytin çeşitlerinden (yerli ve yabancı) kısaca bahsedelim. Gemlik, arbequina, koroneiki, frantoio, arbosana, sikitita ve askal çeşitleri, yoğun tarım için uygun çeşitlerdir. Askal çeşidinin verimi yüksek, halkalı leke hastalığına karşı toleranslı, oleik asit açısından yüksek orana sahiptir. Ticari açıdan yağ randımanı %23-24 kadardır. Gemlik çeşidimiz de siyah, salamuralık yerli çeşidimizdir.Saurani çeşidinin de yağ içeriği yüksektir, bu nedenle genelde yağlık olarak değerlendirilir. Ülkemizde üretilen zeytin fidanlarının çoğu Gemlik çeşididir.Arbequina çeşidi, soğuğa dayanımı yüksek olan bir çeşittir. Yağ randımanı yüksek olmasına rağmen yağ stabilitesi düşüktür, bu nedenle raf ömrü kısadır. Aynı zamanda sık dikime uygun bir çeşittir. İtalya’nın ana çeşidi olan Frantoio ise farklı çevre koşullarına adaptasyon kabiliyeti yüksek bir çeşit olsa da donlara karşı oldukça hassastır.
‘’Serbest Goble’’ adını verdiğimiz budama şekli vardır ki zeytinlerde en çok tercih edilen şekil de budur. Zeytinde genelde budama, hasattan sonra başlar. Ilıman bölgelerde, daha doğrusu don zararının gözükemeyeceği yörelerde Aralık ayından itibaren budamaya başlanabilir. Budama zamanı bölgenin yağış durumuna göre de değişir. Yağışın az olduğu bölgelerde budama zamanını kaçırmayacak şekilde, mümkün mertebe geç budama yapılmalıdır.
Eğer zeytin fidanımızı yeni dikmişsek, ilk iki sene budama yapmamalıyız. Zeytinlerde periyodisite adını verdiğimiz bir durum var. Yani ağaç bir yıl çok verimliyken, bunu takip eden bir sonraki yılda verimin çeşitli kademelerde düşük olması durumuna deniyor ve periyodisiteyi azaltacak birçok uygulama yapılabilir. Zeytin ağaçlarında görülen periyodisiteyi azaltmanın önemli bir yolu da , verimli dönemde ağaçta meydana gelecek yükü azaltmak amacıyla kuvvetli budama yapılması önerilir. Buna mahsul budaması adı da verilir.
Hasat zamanı, zeytinin ne amaçla kullanılacağına ve çeşidine göre farklılık gösterecektir. Sofralık amaçlı üretimde zeytinin hasadı, yeşil ya da siyah olgunluk dönemine denk gelir. Yağlık zeytinlerde ise, meyve maksimum yağ oranına ulaşınca hasat edilir ki o dönem ağaçta hiç yeşil zeytin kalmadığı dönemdir. Kasım
Trilye, Edremit, Arbosana, Arbequina zeytin fidanı çeşitlerinin fiyatlarını Agrolidya.com’da bulabilirsiniz.